Hep çalışmanın erdeminden bahsedilir. İş bulmak, hele de sevdiğiniz, üstelik geçiminizi sağlayabilen bir işiniz varsa tükenmekden bahsetmek mümkün mü? Yapılan çalışmalar işiniz ne olursa olsun tükenmişlik sendromu ile karşılaşmanın çalışanlar arasında sık rastlanan bir sorun olduğunu göstermektedir.
Yaptığınız iş yüküyle bağlantılı olmayan bir şekilde kendinizi fiziksel ve/veya zihinsel olarak yorgun hissetmeye başladıysanız, işe gitmek için motivasyonunuz gittikçe azalıyorsa, yaptıklarınız o kadar önemli gelmiyor hatta hayal kırıklığı yaşadığınızı düşünüyorsanız, hatalarınız artmaya başlamışsa tükenmişlik sendromu konusu düşünmeniz gerekir. Çünkü bu sendrom iş kaybından ciddi sağlık sorunlarına ulaşan ciddi sonuçlara neden olabilmektedir. Her iş kolunda ve düzeyde görülebilmekle birlikte bazı işlerde ve iş yerlerinde çalışanlarda daha fazla ve sık görülmektedir.
TÜKENMİŞLİK SENDROMU NASIL ANLAŞILIR?

İşe başlarken herkesin beklentileri, arzuları ve yapmak isteği şeyler için gerçek bir enerjisi vardır. Bu dönemde hedeflerine ulaşmak için var gücü ile çalışır. Bir süre sonra karşılaştığı bazı güçlükler, yaptığı işe ilişkin hayal kırıklıkları, beklediği sonuçlara ulaşamama gibi nedenlerle istek ve umutlarında azalma başlar. Duygusal varlığını tam doyuramayan kişi sorgulamaya başlar. Bu süreçde kişiler farklı tepkiler verirler. Bazı insanlar farklı arayışlara girerek iş değiştirme yoluna gidebilir. Bazıları ise sistemle mücadele ederek, sistemi ve insanları değiştirmeye çalışır. Bu değiştirme çabası kimi zaman başarısızlık, engellenme ve umutsuzluk duygularına neden olabilir. Kimi zamansa sisteme uyum sağlamaya çalışıp, mutsuz bir şekilde işi sürdürmeye çalışma, kendini tamamen mücadeleden çekme ve tükenme belirtileri oluşur. Yaptığı işe, çalıştığı insanlara karşı duyarsızlaşır. Kişisel olarak kendini yeteriz görmeye başlar. Başarı duygusunun azalması duygusal tükenmeyi arttırır.

Tükenmişlik sendromu kendini bir çok alanda, değişik bulgularla gösterir. Baş ağrısı, mide ağrısı, kilo kaybı, nefes zorluğu, sürekli yorgunluk yanı sıra değişik bedensel yakınmalar fiziksel belirtiler olarak karşımıza çıkar. Psikolojik belirtiler ise sabırsızlık, eleştiriye tahammülsüzlük, karar vermede güçlük, benlik saygısında azalma, anlamsızlık hissi gibi bulguların yanı sıra daha ciddi sorunlar ortaya çıkabilir. Kaygı ve depresyon tükenmişlik sendromu sonrası oluşabilir. Alkol ve madde kullanımı tükenmişlik sendromu ile bağlantılı artan sorunlardandır. İşe gidebilmek için içilen aşırı kahveler, gece uyuyabilmek için alınan uyku ilaçları ile sağlıksız bir tablo ortaya çıkar.
Tükenmişlik sendromu ile birlikte işe geç gelme, işleri erteleme, izinsiz işe gelmeme ya da sık hastalık izni almak, işle çok ilgilenmeme yanı sıra iş arkadaşları ile ilişkilerde bozulma tükenmiş sendromunun davranışlara yansımasıdır. Aynı zamanda ilişkilerdeki bozulma özel ilişkilerde de görülür. Hem özel yaşamda hem iş yaşamında insanlarla olan çatışmalar artar.

BİREYSEL Mİ? KURUMSAL MI?
Tükenmişlik Sendromu kişilik özellikleri ile bağlantılıdır. İşe yeni başladığında çok daha heyecanlı ve istekli olan kişilerde daha fazla görüldüğü söylenmektedir. Kendi iş sınırlarını belirleyemeyen, verilen her işin üstesinden gelmeye kalkan kişilerin tükenmesi daha çabuk olmaktadır. Fazla sorumluluk ve hepsinin üstesinden gelmek için aşırı çalışma tükenmişliğe zemin hazırlar. Yetersizlik duygusu arttıkça tükenmişlik artar. Tükenmişlik sendromu yaşayanlar genellikle beklentileri yüksek olan kişilerdir. Hem kendilerinden hem de yaşamdan beklentileri çokdur. Bir yandan kendi beklentilerini gerçekleştirmeye, diğer yandan başkalarının beklentilerini karşılamaya çalışırlar.Bu beklentileri karşılayamadıkları zaman kolay moral bozukluğu yaşar ve kendilerini kolayca suçlarlar. İş yaşamı ile birlikte aile yaşamında ve sosyal yaşamda eş zamanlı çıkan sorunlar tükenmişlik sendromunun görülmesini arttırır ve süreci hızlandırır.
NE YAPMAK GEREKİR?
Öncelikle alınması gereken bireysel tedbirler vardır. Kendinize zaman ayırmak, dinlenmek için daha çok çaba göstermek önemlidir. Müzik dinlemek, kitap okumak, film seyretmek için zamanı planlamak, spor yapmak, yürüyüşlere çıkmak rahatlatıcı olur. Arkadaşlar ve aile ile paylaşılan zamanlar tedavi edicidir. İş dışında hobiler edinmek ve sürdürmek yaşamı zenginleştirir. İş dışında işle ilişkili bağlantılardan uzaklaşmak, iş konuşmalarından, elektronik postalardan, telefon görüşmelerinden olabildiğince kaçınmak tükenmişlikle aranıza sınır koyacakdır. Uyku düzeni çok önemlidir. Yeterli ve düzenli uyku verimliliği arttırır. İş içinde bir düzen kurmak, planlama yapmak, iş yükünüzü ve sorumluluklarınızı gözden geçirmek gerekir. Eğer kaygı ve depresyon bulguları varsa kendi başınıza ya da arkadaşlarınızla çözeceğiniz bir sorun olmakdan çıkmış demekdir. Profosyonel yardım almakdan çekinmeyin ve bir psikiyatriste başvurun. Kendinizle ilgili durumları gözden geçirdikden sonra iş yerine ilişkin durumları da değerlendirmek gerekir. Çünkü tükenmişliğin nedeni çalışalan koşullar olabilir. Tükenmişliği sağlayan bu koşulların iş veren ve insan kaynakları ile görüşülmesi, çalışma koşulları, çalışma süreleri, iş yükü gibi nedenlerin değerlendirilmesi gerekir. Eğer iş yeri bu tür değişiklikleri yaparak çalışanlarını tükenmişlik sendromundan koruma konusunda isteksizse, belki de kendinizi tüketmek yerine iş yerini dğiştirme zamanı gelmiştir.

Prof. Dr. Bengi Semerci

rssyoutubeinstagram
Facebooktwitterlinkedinmail